ODA TV YAZILAR

İşte günümüz şişmanlığının temel sebebi budur

Sağlıklı bir yaşam için temel ihtiyaçlarımız var...

Modernleşen, teknolojikleşen ve bir anlamda hızlanan yaşamımızda, hareketsizleşen tek bir şey var o da; insan!

Temel fizik kanunudur: “Enerji hiçbir zaman kaybolmaz.” Enerji dinamik bir dönüşüm içindedir.

Rüzgarın enerjisi elektriğe; suyun hareket enerjisi güce… Ve kullanılamayan enerji de maddeye dönüşür. Amacım sizi çok fazla fizik, kimya kuralları ile yormak değil; demem o ki yemeklerle aldığımız fazla (ihtiyacımızın üzerindeki) enerji (kalori) harcanamadığı zaman, yağa (maddeye) dönüşür.

İşte günümüz şişmanlığının temel sebebi budur!

Bu söylediklerim daha çok büyük ve modern şehir yaşamları için geçerli ama şişmanlık ve kilo ile verilen savaşta yine daha çok büyük şehir insanının takıntısı. İstanbul gibi bir şehirde; sabah erkenden kalkıyor ve iş yerlerimizin kapısına kadar arabalarımızla gidiyoruz. Ya masa başı işlerimiz var ve sandalye tepesinde geçiriyoruz günümüzü ya da gün içi gidilecek olan yerlere yine kapımıza kadar gelen arabalarımızla ulaşıyoruz. Akşam eve dönüş saatleri geldiğinde de yine arabalarımıza biniyoruz ve asansöre en yakın yere park edip evimizin kapısına kadar asansörle çıkıyoruz.

Bu ve benzeri hareketsiz geçen günleri de muhtemelen geç saatlerde bol kalorili yemeklerle sonlandırıyoruz. Yaşam şekilleri, koşullar, alışkanlıklar, tercihler, zorunluluklar ve bu kısa örnekteki hemen her madde ayrı bir tartışma konusu aslında.

Ama şöyle bir gerçek var; yaşamsal fonksiyonlarımızın devamı için gerekli olan bazal enerjimizin ve harcadığımız enerjinin sürekli olarak üzerinde kalori alırsak eğer, düzenli olarak yaş almamıza paralel olarak da kilo alırız. Ve şu söylemler oturur konuşmalarımıza: “Ben eskiden de bu kadar hatta daha çok yerdim ama kilo olmazdım,” ya da “Hayatımda değişen bir şey yok ama kilo alıyorum”. Kilo almak ve şişmanlık çok geniş bir konu, içinde psikolojinin belki de en çok yer aldığı konulardan biri.

Şişmanlık konusunun içerisinde daha sonraki yazılarımda anlatacağım; bağırsak flora bozukluğu, bağırsak mantarı varlığı, ağır metal yükleri gibi pek çok etken de var, modern tıp tarafından göz ardı edilen.

HAREKET EDİN

Yemeklerle aldığımız fazla (ihtiyacımızın üzerindeki) enerji (kalori) harcanamadığı zaman, yağa (maddeye) dönüşür. İşte günümüz şişmanlığının temel sebebi budur!

Ben bu yazıda sadece temel fiziksel bir kanun uzantısında ve bir hekim olarak en yalın şekilde şunun altını çizmek istiyorum.

Hareket edin!

Sağlıklı bir yaşam için temel ihtiyaçlarımız var: Bunlar sağlıklı ve dengeli beslenmek, bol su tüketmek, sağlıklı uyku uyumak ve düzenli olarak egzersiz yapmak. Haftada en az üç gün düzenli egzersiz yapmayı öneriyoruz. Elbette herkesin spor salonlarına ya da yüzme havuzlarına gidecek durumu olmayabilir. Ama herkesin yürüyüş imkanı olduğunu düşünüyorum. Günde en az yarım saat yürümekten bahsediyorum. Ancak spor kıyafetleri ile sağlıklı yaşam hedefi ile yapılan yürüyüşten bahsediyorum. Ve bana kalırsa bu yürüyüş haftanın her günü yapılmalı. Çünkü hepimizin özverili ve koşuşturma dolu yaşamları içerisinde kendisine ayıracağı en az yarım saati olması gerektiğine inanıyor ve öneriyorum. Hadi bunu da yapamıyorsanız eğer, hiç değilse arabaya bağımlı yaşamlardan kurtulmaya çalışın. Arabanızı iş yerinize biraz uzak bir yere park edin, ya da otobüsten bir durak önce inin, otoparkta uzak bir yere bırakın, gün içi randevularınıza yürüyerek gitmeye çalışın… Oturduğumuz yerden, gönlümüzce yiyerek sağlıklı olamayız…

Prof. Dr. Hüseyin Nazlıkul

Odatv.com