Eczacılar reçetesiz almayın diyor... Antibiyotiğin bağırsağa etkisi
Dr. Hüseyin Nazlıkul yazdı...03-03-2024
Geniş spektrumlu antibiyotik kullanımıyla bakterilerin sayısının azaltılması, konağın sağlığına ve onun gıdaları sindirme yeteneğine etki etmektedir. Antibiyotikler, bakteriyel hastalıkları iyileştirmek amacıyla alındığında veya antibiyotikle beslenmiş hayvan etleri farkında olmadan yendiğinde bağırsak florasına zarar verirler. Antibiyotikler sadece patojen bakterileri öldürmez, aynı zamanda bağırsakta yer alan önemli bakterileri de öldürür. Antibiyotik kullanımının artmasına bağlı olarak bağırsak florasında ciddi bir bozulma olmaktadır. Bu durum kişinin bağışıklık sisteminin çökmesini ve kronik hastalıkların oluşmasını kolaylaştırmaktadır.
Antibiyotikler bağırsakları tahriş ederek, bağırsak florasına etki ederek veya patojen bakterilerin çoğalmasına fırsat vererek ishale yol açabilir. Hatta bazen kabızlık da yapabilir. Antibiyotik kullanımı sonucu, daha önce var olmayan rahatsızlıkların ortaya çıkmasının altında yatan neden budur. Antibiyotikler, bağırsak florasındaki bakterilerin sayı ve türlerini değiştirerek ve vücudun karbonhidratları fermente etme ve safrayı metabolize etme yeteneklerini azaltarak da ishale yol açabilir. Antibiyotiklerin bir diğer olumsuz etkisi, antibiyotiğe dirençli bakterilerin sayılarının artmasına neden olmasıdır.
Daha önce de belirtildiği gibi, bağırsak kaynaklı bakterilerin azalmasının bir diğer etkisiyse, zararlı bakterilerin çoğalmasına neden olmalarıdır. Bağırsaktaki zararlı patojen bakteri artışının, pek çok hastalığın oluşumunu kolaylaştırdığı artık tüm yönleriyle bilinmektedir.
Antibiyotik kullanımı dışındaki nedenler de bağırsak florasının değişmesine neden olabilir. Bunlar arasında bağırsak iskemisi, yani bağırsak dolaşımının bozulması, yemek yememe ve bağışıklık sistemi yetersizliği sayılabilir. Bunlara ek olarak, yıllardır aldığımız besinler bağırsaklarımızda tortulaşmaktadır. Burada biriken toksik maddeler bağırsak floramızı bozarak normal görevini yapamaz hale gelmesine neden olurlar.
BĞIRSAK FLORASININ DÜZENLENMESİ VE DETOKSİFİKASYON
Bütün bu bilgilerin ışığı altında şunu kesinlikle söyleyebiliriz ki, bağırsak florasının tekrar düzenlenerek kabul edilen normal sınırlar içinde tutulması sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmaz kuralıdır. Bu nedenle, 35 yaşına gelmiş her insanın, öncelikle yılda bir kez kapsamlı gaita analizi yaptırarak bağırsak florasının durumunu görmesi gerekir. Bağırsak florasını düzenleyen ve toksinlerden arındıran en etkin tedavi şekli kolon hidroterapi yöntemidir.
Besin yoluyla yararlı bakterilerin, yani probiyotik katkıların alınması, flora bozukluğunun olumsuz etkilerinden kaçınmak ve normal dengenin düzeltilmesine yardımcı olmak açısından faydalı olmaktadır. Bu açıdan bakıldığında probiyotikler çok önemlidir. Ayrıca prebiyotik olarak adlandırılan, bakteri içermeyen, ama yararlı bakterilerin çoğalmasına yardımcı olan beslenme katkı maddelerinin de faydalı olduğu iddia edilmektedir.
Odatv.com