Enerji içeceğinde bunlara dikkat… Tehlikeli sonuçları var

Dr. Hüseyin Nazlıkul yazdı...

Alkollü içecek, yaygın kullanımı ile içki ya da sadece alkol, etanol (etil alkol) içeren bir içecektir. Etanol tüm alkollü içeceklerde bulunur, ilaç ya da sakinleştirici olarak da kullanılmakta olup kullanımı ve satışı pek çok ülkede kanunlarla kontrol altına alınmıştır.

Alkollü içkiler, şeker veya nişasta içeren ürünlerin fermente edilmesi sonucu elde edilen düşük alkollü içkilerle; düşük alkollü içkilerin damıtılması yöntemiyle üretilen yüksek alkollü içkilerden oluşurlar. Alkollü içkilerin isimlerini çoğunlukla onların damıtıldığı kaynak maddeler belirler.

Bira, kısmen kısa fermantasyon işlemi ve 1-2 hafta ile sınırlı kısa bir yaşlandırma süresi sonucu, %3-8 oranında alkol ve aynı zamanda doğal karbonasyon içerecek şekilde üretilir.

Şarap, daha uzun fermantasyon işlemi, aylar ve hatta yıllarla anılan bir yaşlandırma süreci sonucunda %7-18 oranında alkol içerecek şekilde üretilir. Köpüklü şaraplar genellikle şarabın şişelenmeden önce içerisine az bir miktarda şeker atılması şeklinde yaratılan ikinci fermantasyon işlemi ile elde edilir.

Likör, aroma nüfuz edilmesi sonucu elde edilen yüksek şeker katkılı içkilerdir.

BESİN DEĞERİ ÇOK AZ

Alkolün büyük bölümü incebağırsakta, çok az bir kısmı ise yemek borusu ve midede emilebilir. Açken içilen alkolün büyük bir bölümü hızla emilerek kana geçer ancak mide ve incebağırsakta özellikle yağlı besinlerin bulunması alkolün emilimini yavaşlatır. Emildikten sonra kana geçen alkol hızla bütün vücutta dağılır ve hücre içine kadar geçer ki zehirleyici etkisinden bu dağılım sorumludur.

Protein, vitamin veya mineral gibi önemli besin maddelerini içermediği için alkolün besin değeri çok azdır. Yoğun alkol kullananlarda ve alkoliklerde sık görülen durum beslenme yetersizlikleridir: En sık B1 vitamini (tiamin), B2 vitamini (riboflavin), B2 vitamini (niasin), B9 vitamini (folik asit), B6 vitamini (pridoksin), magnezyum, potasyum ve çinko yetersizliği görülür. Alkol hamile kadınlarda bebeğe ve emziren kadınlarda sütüne geçtiği için kullanımı son derece tehlikelidir.

Eski bilimsel araştırmalarda uzun süreli alkol kullananlarda sık görülen karaciğer hasarının (karaciğer yağlanması ve siroz) nedeninin alkolün beslenme üzerindeki etkisi olduğu düşünülüyordu. Ancak bugün alkolün zehirleyici etkisinin doğrudan karaciğere zarar verdiği bilinmektedir.

Düşük dozlarda merkezi sinir sistemini yavaşlatıcı etkisi sebebi ile keyif verici bir içecek olabilen alkol, kötüye kullanımı yaygın bir içecektir. Alkol bağımlılık noktasında en başta kişinin kendisi için sonrasında ailesi ve tabii ki toplum için psikolojiden ekonomiye kadar her alanda önemli sorunlar yaratan bir hastalıktır.

ENERJİ İÇECEKLERİ

İçeriğinde kafein, bol miktarda şeker ve guarana, ginseng, taurin, gingko biloba gibi uyarıcı maddeler bulunan, sıklıkla genç yetişkinler tarafından tercih edilen bir içecek türüdür. Yoğun kafein nedeniyle dehidrasyona, yanlış tüketimi sonucu tehlikeli sonuçlara sebebiyet veren bir karışımdır. Bazı enerji içecekleri beş bardak kahve veya koladan daha fazla miktarda kafein ve şeker içermektedir. Özellikle alkol ile karıştırılarak tüketilmesi sonucu kalp krizi geçirerek ölümle sonuçlanan vakalar hiç de az değildir. Gün içinde standart fiziksel hareketlerinizle beraber enerji içeceklerini tüketmeniz kendinizi iyi hissetmenize sebep olabilir fakat sonrasında bulantı, uyku problemi, kalp çarpıntısı, tansiyon yükselmesi, sıkıntı hissi, yorgunluk, ağrı ve algıda farklılaşmaya sebep olabilir.

Bu konuda ve benzer konularda daha fazla bilgi edinmek için “Güzel, Mutlu ve Sağlıklı’’ kitabımdan faydalanabilirsiniz.

Hüseyin Nazlıkul

Odatv.com