Nöralterapi Enjeksiyonlarında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Öncelikle her enjeksiyon öncesinde hasta pozisyonunun doğru olmasına dikkat edilmelidir!

Enjeksiyonların olabildiğince güvenli bir şekilde gerçekleştirilebilmesi için, hasta rahat ama güvenli bir pozisyonda olmalıdır.

Her enjeksiyonda hastanın farklı bir pozisyona getirilmesine gerek olmayacak ve hastada huzursuzluk yaratmayacak şekilde bir pozisyon seçilmelidir.

Nöralterapi uygulayan hekim açısından, enjeksiyonlar için mümkün olduğunca standartlaştırılmış  pozisyonları tercih ederek hedefe doğru ulaşmak en önemli noktadır.

Sırtüstü ( dorsal) pozisyon, ön  (ventral) ve yan (lateral )vücut bölgelerindeki bütün enjeksiyonlar için uygundur.

Vücudun arkasında, baş bölgesinden kuyruk sokumuna kadar olan enjeksiyonlarda, muayene masasının üzerinde rahat bir oturma pozisyonu , alt ekstremitenin dorsal bölümlerine yapılan enjeksiyonlarda lateral pozisyon tercih edilmelidir.

DEZENFEKSİYON

Temel kural olarak, cilt her enjeksiyondan önce dezenfekte edilmelidir.

Bununla birlikte, prokainle ilgili pratik deneyimlere göre, dezenfeksiyon süresine uyulmadığı durumlarda, enjeksiyona bağlı enfeksiyon insidansında artış olmadığı bilinmektedir.

Eklemlere ve dura hasarı riski düşük olan peridural boşluklara yapılan enjeksiyonlar mutlaka aseptik koşullarda gerçekleştirilmelidir. Enjeksiyon yerinde enfeksiyon riski, dietilaminoetanolün güçlü perfüzyon artırıcı etkisine bağlı olarak çok düşüktür.

NÖRALTERAPİDE  ENJEKSİYON UYGULAMASI

Her enjeksiyon mümkün olduğunca ağrısız gerçekleştirilmelidir. Her enjeksiyonun, mümkün olduğunca serbestçe desteklenmiş bir elle yapılması önerilir. Destek alınmadan gerçekleştirilen enjeksiyonlarda, yanlış yere enjeksiyon ve hastada yaralanma riski söz konusu olabilir.  

Doğru enjeksiyon bölgesine ulaşabilmek için kanülün kısmen derinlere doğru ilerlerken geçmesi gereken farklı doku türleri için (örn. paravertebral trunkus, prevertebral gangliyon, küçük pelvisin retroperitoneal alanı gibi) enjektörün yavaş ilerletilmesi için pistona hafif bir basınç uygulandığında, düşük bir eş zamanlı infiltrasyon yapılır.

Bu nedenle, süreç hasta için daha az acı verici olur. Bu amaçla, değiştirilebilir, keskin ve mümkün olduğunca ince çaplı, tek kullanımlık kanüllerin kullanılması önerilir. 

Nöralterapi uygulayan nöralterapi uzmanı hekim enjektör ve kanülü tek elle kullanmayı öğrenmelidir. Sıradanmış gibi görünen bu işlem, nöralterapötik günlük işlemler sırasında doğru uygulanmadığında yanlış enjeksiyonlara yol açabilir.

Basit bir alet olan enjektör, anatomik yapıya lokal anestezik madde uygulanmasını sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda hassas bir enjeksiyon tekniği sayesinde farklı dokular için de bir “hissedici” görevi görür.

NÖRALTERAPİNİN YAN ETKİLERİ VE RİSKLERİ

Hastayı yalnızca riskler hakkında değil, enjeksiyonların anlamı hakkında bilgilendirmek de önemlidir. Enjeksiyona bağlı ağrılarla ilgili, örneğin periferik sinirlere enjeksiyon sırasında şimşek çakması şeklindeki ağrı olabileceği hastaya söylenmelidir.

Enjeksiyon sırasında ise hastanın ağrı ile ilgili geribildirimine dikkat edilmelidir, çünkü bu geri bildirim iğnenin yanlış  konumunun habercisi olabilir. Hiçbir enjeksiyon sırasında şiddetli ağrının ortaya çıkmaması gerekir. Bu gibi durumlarda enjeksiyon işlemi durdurulmalı ve iğnenin  konumu kontrol edilerek düzeltilmelidir.

Temel kural olarak her hasta, nöralterapötik tedaviyi takiben, kullanılan lokal anesteziklerin etki süresi boyunca mümkün olduğunca tıbbi gözetim altında kalmalıdır.

Baş dönmesi, hafif duyu bozukluğu, motor yetilerin kısa süreli kaybı gibi beklenen reaksiyonların yanı sıra, vasovagal dolaşım bozuklukları ve  erken alerjik reaksiyonlar gibi beklenmeyen reaksiyonlara da dikkat edilmelidir.

NÖRALTERAPİNİN KOMPLİKASYONLARI

Komplikasyonlar asla tamamen göz ardı edilmemelidir.

Tedavi sırasında oluşan her komplikasyon kayıt altına alınmalıdır.

DAMAR İÇİ (İNTRA-ARTERİYEL) ENJEKSİYON

Bir lokal anestezik maddenin bir damar içine enjeksiyonu, nadir görülen ancak acil tıbbi müdahale gerektiren ciddi bir komplikasyondur.

Genellikle bu komplikasyonun nedeni 180° iğne döndürme işlemiyle birlikte iki kez aspirasyon tekniğinin doğru gerçekleştirilmemiş olmasıdır.

ANAFİLAKSİ

Çok nadir görülen anafilaksi, enjeksiyon tekniğinden bağımsız olup hastane koşullarında acil müdahale gerektirir.

KANAMA HEMATOM

Hematomlar, lokasyonuna ve yayılımına bağlı olarak konservatif bir tedavi veya çok nadiren de olsa cerrahi müdahale gerektiren komplikasyonlar arasındadır.

Hematomun konservatif nöralterapisi sırasında, daha hızlı rezorpsiyon ve enfeksiyon profilaksisi sağlamak için, olabildiğince erken aşamada prokainle tekrarlanan infiltrasyonlar uygulanır.

ORGAN YARALANMALARI

İğneyle gerçekleşen organ yaralanmalarında (örn. akciğer, böbrek, karaciğer) genellikle cerrahi müdahale gerekmez.

Ancak şüphe halinde, kişi hastanede müşadaheye alınmalıdır.

Bu komplikasyonlar, enjeksiyon hatalarının yanı sıra anatomik ve topoğrafik varyasyonlara bağlı olarak da ortaya çıkabilir.

SPİNAL DURA MATER PONKSİYONU

Spinal dura materin peridural infiltrasyon sırasında yanlışlıkla delinmesi nadir görülen bir komplikasyondur. Bu komlikasyon nöralterapi uygulamalarından ziyade spinal veya paraspinal anestezi  uygulamaları esnasında görülür.

Bu komplikasyonun sıklıkla birkaç gün süren post-spinal baş ağrısına neden olduğu düşünülmektedir.

NÖRALTERAPi UYGULAMALARINDA LOKAL ANESTEZİ DOZU

 %1’lik prokain çözeltisinin maksimum dozu, ekstravazal uygulama için 500 mg’dır ( 50 ml %1’lik çözelti).

Bu kadar yüksek miktar, nöralterapi uygulamalarında hiçbir zaman gerekli olmaz.

Üst sınır, seans başına 15-30 ml’dir ve bu miktarın üzerine çıkılmasına ihtiyaç yoktur.

Bazı vakalarda bu sınırın üzerine çıkmak gerekirse, birinci ve ikinci enjeksiyon arasında ½-1 saat kadar ara verilmesi uygundur.

Tedavi sırasında hedef, olabildiğince düşük dozda prokaini dikkatli bir enjeksiyon tekniğiyle hastalıklı dokuya ulaştırmak olmalıdır.

Dokuyu aşırı miktarda prokaine maruz bırakmak, aslında önlenebilir bir hata olarak görülmelidir.

  1. Nazlikul, H: Nöralterapi – Nobel Kitabevleri 2010 İstanbul
  2. Nazlikul, H: Nöralterap – Başa Bir Tedavi Mümkün – Destek yayınları 2019
  3. Nazlikul, H: Dissertation (Doktor medicinae) im Rahmen des postgradualen Universitätslehrganges für Ganzheitsmedizin –Regulationsmedizin “Neuraltherapie Naturheilverfahren, Regulationsverfahren und Herdgeschehen” von PD. Dr. med. Hüseyin Nazlikul 2010 Die Medizinische Fakultät Charité.
  4. Nazlıkul, H.: Thorakale Wirbelblockaden erfolgreich therapieren S34-38, 1, 2/2008 für Allgemeinärzte
  5. Nazlıkul H, Babacan A. Nöralterapi ve enjeksiyonlardaki rolü. Babacan A, editör. Ağrı ve Enjeksiyonlar. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.110-7.
  6. Reuter URM, Oettmeier R and Nazlikul H (2017) Procaine and Procaine-Base-Infusion: A Review of the Safety and Fields of Application after Twenty Years of Use.
  7. Herget, F, H, Nazlikul, H: „Neurophysiologie und Neuropharmakologie der Schmerzmatrix“ S. 56 ff
  8. J. Cassuto et al.;Antiinflammatory properties of local anesthetics and their present and potential clinical implications; Acta Anaesth Scand 2006 ;50:265-82
  9. M.W.Hollman et al; Local Anesthetic effects on priming and activation of human neytrophils; Anesthesiology 2001:95:113-22
  10. Barop, H.: Lehrbuch Neuralthererapi , Haug Verlag 1996
  11. Barop, H.: Lehrbuch Neuralthererapi , 2. Überarbeitet Auflage Haug Verlag 2015
  12. Fischer, L: Neuraltherapie nach Huneke 2004 HD