Zayıflamak isteyenler okusun: Örnek liste... Kaçınmanız gereken zehirler

Detoks diyeti yaparken öğünlerde neler yiyeceğinizi örnek menüden yararlanarak siz de belirleyebilirsiniz. Dikkat edeceğiniz en önemli nokta, detoks kürü süresince alkol ve kafeinli içecekler, kola ve gazlı meşrubatlar ve meyve suyu konsantrelerini kullanmamaktır.

Sağlıklı bir yaşam için taze ve organik sebze ve meyveleri tercih edin. Elma, kivi, üzüm, kavun, ananas, kırmızı erik, kiraz, böğürtlen, çilek, vişne, turp, lahana, brokoli, kabak, karnabahar, ıspanak ve havuç ilk seçimleriniz olsun! İmkanınız varsa listenize papaya, avokado, hurma, portakal, greyfurt ve ahududuyu da ekleyin. Taze meyveler bulamıyorsanız doğal ve güneşte kurutulmuş olanlarından faydalanabilirsiniz.

Unutmayın! Daha az toksin yükü daha çok enerji, daha çok güç, daha çok mutluluk ve sağlık demektir. Detoks diyetleriyle yetinmez, biraz da ruhsal ve bedensel egzersizlere yönelirseniz, hafiflediğinizi de hissedersiniz.

BESLENME ZİNCİRİNDE EN ÇOK RASTLANAN BAZI ZEHİRLİLER

Aspartam: Bilindiği gibi kimyasal tatlandırıcı olan aspartam hakkında en çok konuşulan ve şikayet edilen katkılardan biridir. Günümüzde ABD’de ilaç ve gıda kontrolünü elinde tutan FDA (Food and Drug Ad- ministration) aspartam hakkında binlerce mektup ve kınama yazısı almaktadır. Ticari piyasada Nutrasweet (r) veya Equal (r) adı altında pazarlanmaktadır. Aspartama hassas kişilerde, ciltte kırmızı döküntüler, isilik, hafif depresyon hali, baş ağrıları, bulantı, kulak çınlaması, baş dönmesi (vertigo), uykusuzluk, motor kontrolde azalma, lezzet kaybı, kelimeleri tam telaffuz edememe, hafıza kaybı, bulanık görme, geçici görme kayıpları gibi saymakla bitmeyecek uzun bir defekt listesiyle karşılaşılmaktadır. Batı’da hekimler aspartamı özellikle gebe kadınlara kesinlikle yasaklamaktadır.

Bromatlandırılmış bitkisel yağlar (BBY): BBY bazı kişiler için çok tehlikeli ve zehirli bir maddedir. Bu madde bazı gıdalarda emülsifer olarak (suda eriyen yağlar) ve birçok alkolsüz içecekte puslu, bulutlu görünüm elde etmek için kullanılır. BBY’nin ana maddesi olan bromat bir zehirdir ve çok az miktarlarında bile çocuklarda zehirlenmelere rastlanmıştır.

Butilat hydroksiyanisol (BHA) ve Butilat hydroxytoluen (BHT): Bunlar hayvansal ve bitkisel yağların ve yağlı gıda maddelerinin ekşimesini önlemek için paketlemelerde kullanılmaktadır. Araştırmalar, BHA ye- dirilen farelerin beyin sinirlerindeki iletilerde azalma olduğunu ortaya koymuştur. BHA ve BHT’yle beslenen hayvanlarda uykusuzluk, saldırganlık ve kilo kayıpları izlenmiştir. Günümüzde birçok kullanıcı günde ortalama 20 miligram BHA ve BHT tüketmektedir. Katı gıda tüketmeye yeni başlayan bebeklerde günde 8 miligram tüketildiği tahmin ediliyor.

Gıda boyaları: Bunlar da toksik etkili maddelerdir. Ancak bazı çevreler çok az miktarlarda kullanılmalarının bir zarar verip vermeyeceği hakkında fikir birliğine varamamıştır.

Monosodyum glutamat (MSG): Hazır gıdalarda, paketlenmiş gıdalarda ve fast food diye tanımlanan hamburger gibi gıdalarda lezzet çeşnisi olarak kullanılmaktadır. Hassas kişilerde cilt kızarıklıkları ve döküntüleri, baş ağrıları, göğüste sıkışma hissi, çarpıntı ve bulantı gibi belirtilere rastlanmıştır.

Nitritler: Salam, sosis, füme etler ve balıklar gibi şarküterilerde bozulmayı önlemek için kullanılmaktadır. Nitritlerin mide ve bağırsak yollarında nitrosaminler olarak kanser yapıcı özelliklerinin olduğu ve doğum defektleri yaptıkları bilinmektedir.

Sakarin: En eski tatlandırıcı olup hala birçok gıdada kullanılmaktadır, insanlarda kanser yapma olasılığının yüksek olduğu yıllardır bilimsel literatürde tartışılmaktadır.

Sülfürdioksit, sodyum bisülfit ve sülfitler: Kurutulmuş meyvelerin sertleşip yumuşaklığını kaybetmemesi ve dondurulmuş patates, karides, yengeç ve ıstakoz gibi gıdaların saklanması için kullanılmaktadır. Solunum yolu sorunları, astım gibi vakalar FDA’ya bildirilmiş, ölümle sonuçlanan dört vakanın sülfitlerin fazla kullanılmasından dolayı olduğu saptanmıştır.

Tersiyer butyhydroquinone (TBHQ): Çoğunlukla BHT ve BHA ile beraber tahıl ve peynir paketlerinin içine püskürtülerek kullanılır. Çok küçük miktarları bile aşırı toksiktir. Kabartıcı spreylerde, saplı şekerlerde ve hazır gıdalarda sıkça kullanılmaktadır.

İrradiasyon: Bir ışınlama yöntemidir ve günümüzün modern market anlayışında gıdalarda ve gıdaları lezzetlendirmek için kullanılan katkılarda kullanılmaktadır. Bu amaçla Cesium-137 ve Cobalt-60, bakteri ve böcekleri öldürmek, mantarları yok etmek, filizlenmeyi önlemek, küften arınmak ve ürünün raf ömrünü uzatmak için kullanılmaktadır. Yapılan çalışmalarda, ışınlamanın insafsızca eleştirildiği kadar doğrudan zararlı olmamasına rağmen gıdalarda benzen ve formaldehit gibi artı toksik maddelerin üremesine neden olduğu saptanmış ve ışınlanmış tavuk etiyle beslenen farelerde erken ölümler ve tümör olasılığının daha fazla olduğu gözlenmiştir. Bundan başka, ışınlanmış gıdaların besin değerlerini kaybettikleri izlenmiştir. Japonya’daki çalışmalarda patatesteki C vitamininin % 50 azaldığı, kırmızı etteki thiaminin ise 1/3 oranında yok olduğu gözlenmiştir.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi, çağdaş yaşamda bedenimizin kendini arıtma süresini beklemeden sürekli olarak çeşitli toksinlerle yüklenmekteyiz. Hal böyle olunca sağlıklı yaşam için organizmaya yardım etmek ve toksinlerinden arındırmak, yani detoksifikasyon yapmak gerekmektedir.

Odatv.com